George Orwell'in “1984” adlı kitabı, teknolojinin bir diktatör tarafından milyonları avucunun içine almak üzere nasıl kullanılabileceğinin tüyler ürpertici öyküsünü anlatır. Ancak, günümüzde sahip olduğumuz âletler, Orwell'in gördüklerinin daha şimdiden çok ötesine geçmiştir.
Günün teknolojisini kullanarak, her evin her odasına, "Büyük Birader"in insanları istediği zaman sorguya çekmesini sağlayacak minicik bir kamera ve telefon yerleştirilmesi son derece ucuza mal olan ve uygulanabilir bir yöntemdir. Böyle bir sistemin yeni bir binanın maliyeti içindeki payı vede kulak bile değildir. de
Mahremiyet denen şey ölüp gideli çok oluyor. Birçok ülkede, güvenlik güçleri cep telefonunuzun sinyallerinden yararlanarak sizi 6 metre ötenizden izleyebilirler. Telefon görüşmeleriniz engellenir, e-postaların hepsi denetim altındadır. Aslında bütün bunlar adına "terörle savaş" denen şeyin öncesinde kaldı. Yaptığınız bütün bankacılık ve kredi kartı işlemleri görülmekte, baktığınız her bir sanal sayfa dosyalanmaktadır. Kartlara ya da resimlere dayalı ödeme sistemlerine bağımlılığımız arttıkça, devlet tarafından aforoz edilip sadece nakitle yaşamak zorunda kalan bir bireye dönüşmeye açık hale geliyoruz. Ama banknotlara RGID mikroçipleri yerleştirilse, bu bile mümkün olmayabilir.
Sayfa :82